Sulu Boya Kağıtları

İnsanoğlunun geçmişten gelen bilgi ve birikimlerini belge olarak gelecek nesillere aktarılmasını sağlayan kağıt, geçmiş ve gelecek arasında kuvvetli bir bağ kurar. Bu bağ,  toplumların bilim ve sanat üretimindeki gelişmişlik düzeylerini belirleme, bilgi birikimlerinin aktarılmasını sağlama ve herhangi bir teknolojik malzemeye gerek kalmaksızın görsel, bilgisel verileri aktarma olanakları kağıdı vazgeçilemez kılmaktadır. Geçmişte uygarlıkların gelişmişlik göstergesi olarak kabul edilen kağıt, kültürel etkileşiminde en büyük aracıdır.

Suluboya kağıdında ilk dikkat edilecek husus kağıdın ebatıdır. Yapacağımız resmin türü ya da sergilenme şekline göre bir ebat seçmemiz gerekecektir. Eğer büyük bir duvarda ve uzaktan izleneceği bir yere konulacaksa ebadımızın büyük olması lazım. Bu durumda ebat büyük olduğu için malzemelerinizin kullanımı artacağından harcamınızda artabilir. Büyük resim demek büyük fırcalar ve tüp boyalar anlamına gelmektedir. 35x50cm'lik bir resim bile detaysız bir çalışma yapılacaksa bu ihtiyacı doğurmak için yeterince büyük sayılabilir. Genellikle kullanılan ölçü ise 20x30cm civarlarıdır.

Ebattan sonra dikkate alacağımız özellik kağıdın kalınlığıdır. En çok tercih edilen suluboya kağıdı kalınlığı 300gr'dır. Suluboya kağıtları kırtasiyenizde kendi orijinal paketinde ise paketin üzerinden bu bilgileri görmeniz mümkündür. Eğer hiçbir yerde yazmıyor ve kırtasiyeci de bu bilgiye sahip değilse 300gr demek hepimizin bildiği yazıcı kağıtlarının yaklaşık 10 katı kadar kalındır. Kağıt ambalajlarında genellikle kalınlık gr ve lbs olarak iki farklı birimle verilir. 300gr'ın lbs karşılığı ise 140lbs'dir.

Detaya girme vakti geldi ustalaştım diyorsanız kağıtla ilgili arayacağınız ilk detay kağıtta kullanılan pamuk oranıdır. Üretim aşamaları her ne kadar kalitesini mutlaka etkiliyor olsa da en iyisi her zaman %100 pamuktan yapılmış kağıttır. Eğer alacağınız kağıtta pamuk kullanılmışsa çok büyük ihtimalle ambalajında bu oran belirtilmiştir. Bu da demek oluyor ki üzerinde Pamuk (Cotton, Cottone) yazmayan kağıt büyük ihtimalle pamuğu hiç içermiyordur. Peki pamuk oranı neyi değiştiriyor? Öncelikle en büyük etkisi ıslandığında buruş buruş olmuyor. İkincisi, yanlış boyamaları ıslatarak geri almanız daha mümkün. Geri alma işleminde pamuklu kağıt diğerleri gibi yıpranıp dağılmıyor. Ayrıca bu tür kağıtlar tamamen suluboyaya göre tasarlandığından emicilikleri ve renklerin canlılığını ortaya çıkarması gibi teslerden geçirilip en iyi sonuca göre üretiliyor.

Tüm bu özellikleri geçtikten sonra; Suluboya kağıtları iki çeşit olarak satılıyorlar. Biri soğuk press, diğeri sıcak press. Bu presleme seçenekleri kağıdın üretim aşamasıyla ilgilidir. Kağıdın soğukken mi yoksa sıcakken mi presslenmesi yani. Bunun kağıt üzerindeki etsiki ise dokusuyla alakalı bir durum. Eğer kağıt sıcak preslenmiş ise kağıdın yüzeyi daha pürüzsüz oluyor ve bu da bizim daha detaylı, incelikli çalışmalar yapmamıza olanak sağlıyor. Soğuk preste ise kağıdın yüzeyi dokulu oluyor. Peki bu doku ne işe yarıyor derseniz; resimlerimizde suluboya ile çizilmiş etkisini yani hepimizi büyüleyen o etkiyi daha çok hissettirmeye yarıyor. Son olarak da bu dokuların da çeşitleri vardır. Daha da özellikli resimler yapmak isteyenler için farklı doku seçenekleri mümkündür.